Gürültü patırtının ortasında sessizce, sükunetle dolaş; sessizligin içinde huzur var.
Sakın bunu unutma.
Herkesle dost olmaya çalıs.
Sana bir kötülük yapıldıgında verebilecegin en iyi karsılık: “unutmak” olsun.
Bağışla ve unut…
Ama kimseye teslim olma…
İçten ol;
Telaşsız anlat…
Kısa, açık ve net konuş…
Başkalarına da kulak ver…
Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları,
Çünkü dünyada herkesin bir öyküsü vardır.
Yalnız…
Yaptığın planların değil…
Basardıklarının da…
Tadını çıkar…
Sevebileceğin bir iş seçersen yaşamında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmazsın.
Olduğun gibi görün…
Ve göründügün gibi ol…
Sevmiyorsan eğer…
Sever gibi yapma…
Çevrene, tanıdıklarına…
Önerilerde bulun…
Fakat asla hükmetmeye kalkma.
İnsanları yargılarsan, onları sevmeye zamanın kalmaz.
Ve unutma ki,
İnsanlığın sevgi konusunda yüz yıllardır öğrenebildiği kumsaldaki bir kum taneciği bile değildir.”
Hayatta kaybedebilirsin…
Kaybetmeyi,
ahlaksızca bir kazanca tercih et.
Bu dünyada bırakacagın en büyük miras dürüstlüktür.
Yıllar geçiyor, geçecek…
Yılların geçmesine öfkelenme…
Gençliğe yakışan şeyleri gülümseyerek teslim et geçmişe.
Yapamayacağın şeylerin yapabileceklerini engellemesine izin verme.
Rüzgarın yönünü…
Degistiremiyorsan…
Yelkenlerini. Rüzgara göre ayarla…
Çünkü dünya, karşılastığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip
getirmediğinle ilgilenir.
Arasıra…
Kendini tutamayabilirsin…
Yüregini isyana kaptırabilirsin…
Fakat unutma:
Evreni yargılamak imkansızdır.
Onun için kavgalarını sürdürürken bile kendinle barış içinde ol…
Sabırlı, sevecen ol…
Erdemini yitirme…
Önünde, sonunda sahip oldugun tek servet yine kendinsin.
Görmeye çalıs ki, bütün pisliğine ve kalleşligine rağmen dünya yine de insanoglunun biricik güzel mekanıdır.
Xsentos Milattan Önce 9. Yüzyıl