Sri NV Raghuram kimdir: 1970’te Bhopal Bölgesel Mühendislik Üniversitesinde İnşaat mühendisliği lisans programını tamamladıktan sonra, 1998’e yoga ve hint felsefesine daha fazla vakit ayırabilmek için işini bırakmıştır.NV Raghuram 1989’dan beri sVYASA (Swami Vivekananda Yoga Universitesi) uluslararası yoga profesörü olarak hizmet vermektedir. Bu bağlamda, Avrupa, ABD ve Güney Doğu Asya’daki otuzu aşkın ülkeye seyahat etmektedir. 2003 yılından beri Yoga Bharati Hareketinin Başkanlığını yürütmektedir.
“Varolan herşey geçicidir, ama varolanın ardındaki varoluş ebedidir. Eğer dışarıdaki bir nesneye tutunuyorsanız, bir gün onu kaybetmeye mahkumsunuzdur. Varolanla kendinizi ilişkilendirmeyin – bu maddeseldir. Aksine, eğer varoluşun kendisiyle irtibat kurarsanız, bu ruhsaldır, ilahidir.”
“Sevgi, şefkat, takdir etme ve hayret nidası olarak sıralanan yumuşak duygularla doğduk ama yaşımız ilerledikçe bu duyguları yok var sayarak, öfke, nefret, kibir gibi şiddet dolu duygulara önem verir olduk. Yumuşak duygular sağlıktır, şiddet dolu duygularsa hastalık, ama çoğu zaman bunu fark etmeyiz. Yoga’nın amacı, yumuşak duyguları besleyerek şuurlu olarak uyum yaratmaktır.”
“Swami Vivekananda, özgüvenle kibirin, alçakgönüllülükle zayıflığın karıştırıldığını söyler. Gercekte, alçakgönüllülük zayıflıktan değil, güçten – dogru bilginin gücünden doğar.”
“Bilgi size ait değildir, siz bilgiye aitsinizdir. Bu kavramı anladığınıza, artık bilginizden dolayı kibirli olmazsınız. Böylece, bilgiye karşı alçakgönüllü olduğunuzda, bilginin ruhsal boyutunu idrak etmeye başlarsınız.”
“İnsanlığın yıkımını insanın kendisinin getirdiğine inanmak, negatif olmak ve insana güvenin duyulmaması demektir. Bu ruhsal bir bakış açısı değildir. Tersine, insanın idrak edeceğini ve onurlu ve vakur bir şekilde dünyayı kurtaracağını düşünelim.”
“Bizler hatalı bir şekilde kendimizi olmak yerine yapmakla özdeşleştirdik.Çok meşgul olduğumuz ve yapacak çok şeyimiz olduğu ilüzyonunda yaşıyoruz. Uttama Sadhaka (saf arayıcı) olmadığımız sürece, bu ilüzyondan yoga yaparak kurtulmalıyız. Uttama Sadhakalar, akıllarını huzur içinde tutmaları gerektiğini duyar duymaz herşeye kayıtsız kalabilen ve bu halde sürekli yaşayabilen nadir kişilerdir.”
Okuması kolay, anlaması kolay, içselleştirmesi o kadar da kolay değil….
Varolan- varoluş ayırımı; bilgi- özgüven- alçakgönüllülük- kibir ilişkisi, sorguladığım yollardan bir çıkış olabilir mi? düşünmeye- içselleştirmeye çalışacağım.
Turuncuya ulaşma yolu mu?
BeğenBeğen